Özel insanlar için
80 ihtilalinde 12 Eylül haftasında sokağa çıkma yasağı varmış 18 Eylül’de.. Beni yani annemi gecenin bir yarısında babamın askeriyeden ayarladığı bir ciple götürmüşler hastaneye… Sokaklarda kimseler yokmuş. Bir cip, babam, annem, ben, bir de yağmur.. Sabaha karşı 6’da sonbaharın ve ihtilalin hüznüyle doğmuşum işte…
Hüznüne rağmen Eylül’ü hep sevdim.
Çocukken okulların açıldığı, okul alışverişi ve telaşıyla araya kaynardı benim bu doğumgünüm… Eksikleri alma telaşı arasında hediye almaya pek alışık bir çocuk değildim. Yeni okul çantam, kalemkutum, kalemlerim, yeni defter kaplarım beni heyecanlandırabilirdi ama. Birkaç yıl önce babam ben resim yapmayı seviyorum diye bana bir kara kalem takımı ve özel resim kağıdı almıştı.
Benim şu TRT kanalında Bob Ross denilen ve ‘Evet buraya da bir mutlu ağaç’ yapalım diyen ressam amcaya bayıldığım yıllarda, babam benim boyalara, palete hayran hayran baktığım zamanları biliyordu çünkü… Sonraları işten güçten zaman ayıramadığımı da.. Sizi gerçekten sevenler, neye gerçekten ihtiyacınız olduğunu bilen ve bunu parayla ölçmeyenlerdi. Babam da azıcık bir masrafla beni dünyanın en mutlu kızı yapmıştı.
Hayatımda çok özel insanlar var. Hayatlarından bir parçayı benim için hep hazır tutan, aramızdaki iyi olan ne varsa kıymetini bilen. Her zaman görüşemesek de bir yanının hep benimle olduğunu bildiğim.. Rahmetli anneannemin bizim için duasıydı, “Allah iyilerle karşılaştırsın, kıymet bilenlere düşürsün” derdi.. Onu da çok özlüyorum. Bazen bu duası öyle tutmuyor ki, hiçbir şey konuşmasak da sarılsam, bir süre kıpırdamadan öylece kalsak istiyorum..
Hayat bazen öyle sıradan, öyle tuhaf, saçma, güvenilmez ve yorucu ki… Yaşanılır kılan biziz, samimiyetimiz. Birini mükemmel olduğu için değil, kusurlarıyla birlikte sevmeyi yani gerçek sevgiyi bilmek, bu hayatı biraz daha çekilir yapıyor… Siz perdeyi kapatıp odadan çıkmak istemediğinizde perdeyi açıp sizi pencerenin kıyısına getiriyor o sevgi..
Benim de perdelerimi açmaya çalışan, odada olduğunu bildiğim herkese bütün kalbimle selamım var..
Bu çalan şarkı da bana gelsin bugün için.
Yazar: Nihal Yuvacan