Kariyerinizin ilerleyen yıllarında çalıştığınız işyerinden istifa edip, hep hayalini kurduğunuz yolu en sonunda seçenlerdenseniz, bir gün çok da sesli dillendirmek istemediğiniz bir düşünce içinizden yükselebilir: “Keşke başa dönme imkanım olsaydı ve hayalimdeki mesleği daha erken seçebilmiş olsaydım…”

Keşke demek istemezsiniz aslında ama artık bilirsiniz, ergenlik döneminde hayatınızın en önemli kararlarından birini vermek zorunda kalırken ne kadar çok değişkenin sizi bilinçli veya bilinçdışı olarak etkilediğini… Belki annenizin zamanında hep isteyip olamadığı o doktor, babanızın size çok yakıştırıp durduğu öğretmen, rehber hocanızın örnek gösterdiği bir müzisyen, izlediğiniz bir filmde etkilendiğiniz bir avukat, ne olduğunu tam olarak bilmediğiniz ama çevrenizce onaylanacağınızı düşündüğünüz herhangi bir meslek, sizi hayallerinizden hep uzak bir yere koydu ve siz farketmediniz. O günün ekonomik şartlarında para kazanmak, içinde bulunduğunuz sohbetlerin ana teması olmuşsa, yeteneklerinizi birer ‘hobi’ yapıp devrin en kazandırması olası sektörüne kayarken buldunuz kendinizi. Ta ki bir gün –şanslıysanız- hayalleriniz sizi yeniden uyandırana dek.

Bir insanın kendini gerçekten tanıyabilmesinin aslında bitmeyen bir yolculuk olduğunu düşünürsek henüz ergenlik aşamasında bir gencin nasıl bir karmaşa yaşadığını anlayabiliriz. Peki şimdi en başa geri dönelim. Lisede, üniversite sınavlarına hazırlanıyorsunuz, bir alan seçme ve ilerleme aşamasındasınız. Alanında uzman bir kadro, tam da o sırada sizi karşısına alsaydı, sizle derinlemesine konuşsaydı, sizi bir dizi testten geçirip kendinize bile ifade edemediğiniz isteklerinizi, yeteneklerinizi, yapabileceklerinizi, güçlü ve zayıf yönlerinizi, başarılı ve mutlu olma şansınızın daha yüksek olduğu meslekleri, 40 sayfalık detaylı bir analiz ve uzman raporu ile size ve ailenize aktarsaydı… Günün birinde keşke dememek için güzel bir fırsat olmaz mıydı?

Yeni nesil kişilik envanteri: İzotomi

Bizim için birilerinin hazırladığı akarsu yatağına kendimizi öylece bırakıp sonunda başka birilerinin denizine mi akmak istiyoruz, yoksa yatağını kendimizin hazırladığı bir akarsuda taşların, çakılların içinden geçip kendi deniziyle buluşmak isteyen bir su mu olmayı seçiyoruz?

Bu sorunun cevabını bize ‘izotomi’ veriyor. Bireylerin kişilik özelliklerini, imkân ve potansiyellerini, kişisel ve sosyal yaşamlarında bunları nasıl ve ne şekilde kullandıklarını, yetkinliklerini, motivasyon kaynaklarını, stres halinde nasıl davrandıklarını gösteren analitik bir raporlama sistemi, izotomi… Bir başka deyişle yetkinliklerinizi değerlerinizle buluşturan yolu aydınlatan ‘yeni nesil bir kişilik envanteri’. Türkiye’nin önde gelen koçluk hizmetleri ve eğitimi şirketlerinden Sola Unitas tarafından geliştirilen ‘izotomi’, akıllı çalışan algoritması ile kişilerin düşünce, duygu ve davranışları arasındaki farkları ve bu farkların arkasında yatan nedenleri bulmak, sahip oldukları yetkinlikleri en üst düzeyde gerçekleştirmeleri konusunda analiz ve değerlendirme yapmak suretiyle çözümleyici sonuçlara ulaşmada kullanılan bir gösterge. Peki nasıl çalışıyor, öğrenciler bundan nasıl yararlanıyor, gelin Sola Unitas Öğrenci-Aile Koçu ve İzotomi Analisti Banu Evren’den dinleyelim.

AİLE VE ÖĞRENCİLERE AYNA TUTUYORUZ

Sola Unitas Öğrenci ve Aile Koçu- İzotomi Analisti Banu Evren

1.İzotomi ne zamandır Türkiye’de uygulanıyor ve temel faydası nedir?

İzotomi’yi Türkiye coğrafyası insanına ve yapısına % 100 uyumlu ve kapsamlı bir kişilik ölçme ve değerlendirme aracı olarak 2015 yılında hayata geçirdik. 2015 yılından beri 2.000’den fazla kişisel rapor, seçkin kurumlarda eğitim raporları, kariyer planlama süreçleri, meslek seçimleri, aile yapıları ve daha nicesine ilişkin birçok çalışma gerçekleştirdik.

İzotomi’nin temel faydası, insanların kendini tanıması, kendi değerlerini, ilgi alanlarını, isteklerini, güçlü ve zayıf yönlerini farkederek, öncelikle kariyer seçiminde nasıl mutlu olabilirim sorusunun yanıtını bulmaları… Aynı zamanda öğrencinin ailesine, çocuğunu daha iyi tanıma ve ona objektif bakabilme fırsatı tanıyor. Örneğin aileler ‘Çocuğumun hiç arkadaşı yok, çok fazla yalnız kalmayı tercih ediyor, asosyal’ diye düşünerek rahatsız olurken, izotomi ile çocuğunun aslında sanatçı bir kişilik yapısında olduğunu, bireysel derin düşünmenin veya tek başına yaratıcı bir ürün ortaya koymanın onun için ihtiyaç olabileceğini, mizacı ve değerleri ile birlikte daha kapsamlı ele alındığında çok fazla sosyal olmamasının öğrenci için bir sorun teşkil etmediğini öğrenebilirler. Bir de ailelerin bildiği gibi, ergenlikte gençler soruları yanıtlarken çok fazla düşünmez ve genellikle ‘bilmiyorum’ diyerek cevap verebilirler. Ancak izotomi kapsamındaki detaylı görüşmelerde gençlerden mümkün olduğunca fazla veri alınabilir. Özetle diyebilirim ki rapor ve görüşmelerle birlikte aileye geniş bir perspektif sunabiliyor ve ayna tutabiliyoruz.

13-18 YAŞ ARASI ÖĞRENCİLER DE YARARLANIYOR, ŞİRKETLERİN İNSAN KAYNAKLARI DA

2.İzotomi’den en çok kimler faydalanıyor?

Aslında tüm yaşlara hitap ediyoruz ama 13-18 yaş arasındaki lise öğrencileriyle yaptığımız çalışmalar, izotominin çıkış noktasını oluşturuyor. İzotomi’de temel motivasyonumuz, tam karar alma noktasındaki öğrenciler ve meslek seçimleri. 13 yaş ve üstünü, öğrencinin nörogelişimsel olarak seansları götürebileceği olgunluk seviyesine gelmiş olması gerektiği için sınır olarak koyduk. Lisedekilere izotomi ve öğrenci koçluğu çalışmaları yapmamızın yanı sıra bir de İnsan Kaynakları tarafımız var. Bu kapsamda şirketlere personel değerlendirme, terfi ettirme süreçleri ve eğitim ihtiyaç analizlerinde kullanılabilecek bir envanter sunuyoruz, aynı zamanda bununla ilgili eğitim içeriği belirleyerek entegre eğitimler de verebiliyoruz.

MİZAÇ, MOTİVASYON, İLETİŞİM VE LİDERLİK TARZI RAPORLANIYOR

3.İzotomi’de analiz süreci ne kadar sürüyor, yönlendirmede nasıl bir süreç izleniyor?

Öğrenciyle 2 görüşme yapıyoruz, 1 tane de onu daha yakından tanıyabileceğimiz, çok detaylı bir envanter uyguluyoruz. Bu envanter, kişilik analizi, mizaç değerlendirme ve belli davranışların altında yatan motivasyonları ortaya koymaya yönelik bir çalışma… Bu kapsamda öğrencinin güçlü ve zayıf yönlerini, güçlendirilmesi gereken potansiyel alanları ortaya çıkaran bir swot analizi var. Her mizacın kendine özgü gelişim gösterebileceği alanlar mevcut, öğrencinin bunu görmesini sağlıyoruz. Bu arada 9 tip mizaç tipi üzerinden gidiliyor ama aynı mizaç tipinde olanları bile birbirinden ayıran ve geri planda çalışan 136 tane değer kriteri var. Mizaç analizinde farklı bir değerleme sistemi var, uyum tablosundaki kimi değerler, aynı mizaçta bile farklılık gösterebiliyor. Motivasyon tarzınızı, sosyal hayattaki rolünüzü, iletişim ve liderlik tarzınızı size matematiksel ve analitik olarak verilerle gösteren bir sistemle 40 sayfalık bir rapor çıkarılıyor.

Nişantaşı’nda yer alan ofisimizde görüşmelerimiz oluyor. İlk olarak 1-1.5 saat gibi bir görüşme yapıyoruz, sonra online ortamda test gönderiyoruz. Envanter ve rapor sonuçlarını tamamlayarak ikinci görüşmeyi yapıyoruz. Sonunda bunun nitel ve nicel değerlendirmesini yaparak, sayısal değerlerin yanı sıra uzman görüşlerinin de yer aldığı bir ikinci rapor yazıyoruz. Dikkat ettiğimiz nokta şu, öğrenciler kesinlikle şu mesleği yapsın gibi bir yaptırımla nokta atışı bir yol göstermiyoruz, bizim için önemli olan öğrencilerin gerçekten kendilerini tanımaları. Hangi meslekleri yapabilecekleri, hangilerinde zorlanabilecekleri, gelişim alanları, mesleki eğilimleri gibi ortaya çıkan verileri birlikte konuşuyoruz. İzotominin içinde bir zeka testi yok, ama ileriki safhada bunun da konması projemizi geliştiren bir adım olabilir.

Bazen çocuğun istediğini ailesi istemiyor, bazen de çocuk ailesinin mesleğini devam ettirmek istiyor ama aslında buna yatkın olmayabiliyor. Eğer çevrenin bir baskısı yoksa, genellikle çocuğun eğilimleri ve istekleri paralel çıkabiliyor. Erken yaşlarda kişiler bunları öğrenebilse, ileriki yaşlarda daha sağlıklı kararlar alabilirler, pişmanlık yaşamazlar.

İZOTOMİ UZMANLARI BİR DİZİ EĞİTİMDEN GEÇİRİLİYOR

4.Bu sistemi birebir uygulayan uzman kadronun yetkinlikleri hakkında bilgi alabilir miyiz?

Psikolog, yazar, raporlama uzmanı ve eğitimcilerden oluşan donanımlı bir ekiple birlikte, ölçme değerlendirme süreci de dahil olmak üzere sürekli geliştirdiğimiz projemizi kapsamlı ve bilimsel bir çalışma sürecinden geçirerek bir sistem haline getirdik. Biz bu sistem için özel eğitimler alıyoruz. Yani koçluk eğitimimiz var, ICA uzmanlarımızın ICF (International Coach Federation)’dan en az ACC (Accociate Certified Coach) ünvanlı uluslararası geçerliliği olan  sertifikası olmak zorunda. Buna ek olarak görüşmenin doğruluğunu ve güvenilirliğini tespit etme ve mikro mimik okuma eğitimi sertifikasını aldığımız, Paul Ekman International tarafından verilen ‘Emotional Skills and Competencies’ ve ‘Evaluating Truthfulness and Credibility’ eğitimlerini tamamlıyoruz. İzotomi envanteri üzerine de ayrıca eğitimler alıyoruz. Öğrencinin karşısına oturmak ve ona böyle detaylı bir analizi sunmak, bu alanda oldukça donanımlı olmayı gerektiriyor.

Röportaj: Nihal Yuvacan