Hiperaktif ve üstün yetenekli çocukları neden karıştırıyoruz?
Çok yaramazlık yaptığı ve hareketli olduğu gerekçesiyle çocuğunu ‘Bizimki 1 dakika yerinde durmuyor, hiperaktif’ diyerek anlatan pek çok anne-babayla karşılaşmışsınızdır. Tanı konmadan yaramaz çocuğu hiperaktif, gerçekten hiperaktif tanısı konmuş çocuğu da ‘çok zeki’ olarak tanımlamak, toplumumuzun bilgi eksikliğinden kaynaklanan algı karmaşalarından sadece biri. Üstün zekalı tanısı konmuş çocukların, kimi zaman yerinde durmaması ve uyum sorunu yaşaması da, onlara yine bilgi eksikliği ile hiperaktif tanısı konmasına neden oluyor. Uzmanlar, benzerlikleri bulunan ancak derinine inildiğinde birbirinden ayrılan yönleri bulunan bu tanılarla ilgili bilgili ve bilinçli olmak konusunda hem anne babaları hem de eğitmenleri uyarıyor.
Hiperaktivite ile zeka arasında bir bağlantı yok
Beyindeki dikkat ve davranış kontrolü ile ilgili kısımların farklı işlemesi ile meydana gelen bir rahatsızlık olan hiperaktivite, çocukta aşırı hareket, sabırsızlık, çabuk kızma ve çabuk dağılma, kolay incinme olarak kendini gösteriyor. ‘Üstün Yetenekli Çocuklar’ adlı bir kitap yazan eğitimci Ahmed Bildiren, hiperaktivitenin üstün zekayla veya yetenekle bağlantısı olmadığını belirten uzmanlardan biri. Bildiren, “Üstün yetenekli çocuklar yaşıtlarına göre daha aktif ve enerjiktirler. Hatta bu bazen aşırıya kaçabiliyor. Bu da arada bir bağlantı olduğu kanısını çıkarıyor toplumda. Hâlbuki alakası yok. Hiperaktifler dikkat ve davranış kontrolü sorunu yaşarken, üstün yeteneklilerde bu, aşırı hareketli olsalar da yoktur. Eğitimleri ise özel olmalı. Çocuğunda hiperaktivite özellikleri gören ebeveynler bir uzmana başvurmalı” diyor.
Hiperaktif çocukların çoğunun normal bir zekaya sahip olduğunu, ancak hem hiperaktif hem de zeka seviyesi yüksek çocuklar da olabildiğini belirten NPİ Etiler Psikolojik Danışma Merkezi’nden Uzman Çocuk Psikoloğu Yasemin Kalkavan da “Ancak bu çocukların zeka seviyesinin yüksek oluşu hiperaktivitelerine bağlanmamalıdır. Ayrıca hiperaktif olduğu halde zeka sorunu yaşayan çocuklar da vardır. Hiperaktivite ile zeka arasında bir bağlantı yoktur. Bu sorunu yaşayan ebevynler “Demek ki çocuğum çok zeki” deyip hiperaktivite sorununa duyarsız kalmamalılar” değerlendirmesini yapıyor.
‘Benzerlikler olsa da temelde farklı iki tanı’
Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi’nde Üstün Zekâlılar ve Yetenekliler Eğitimi Programı’nda Öğretim Üyesi Dr. Aysin Kaplansayı’nın çalışmasından notlar ise tüm bu görüşlerin altını çiziyor. Kaplansayı, çalışmasında konuyu şöyle aktarıyor: “Üstün yetenekli çocuklar hareketli oldukları, çok şey bildikleri ve arkadaşlarını beklerken sıkıldıkları için sorulara hemen yanıt verebilmekte ve derslerde çok konuşabilmektedirler. Bunun yanında iki işi aynı anda yapabilme yetenekleri, onların bir şey söylendiğinde dinlemiyormuş gibi davranabilmelerine yol açmakta ve bu durum da onların sıklıkla Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) sendromu olan çocuklarla karıştırılmasına neden olmaktadır. Bununla birlikte üstün olup DEHB sergileyen çocuklar ise iki kere farklı olma özelliği taşıyabiliyor. DEHB ve üstün davranışlarının birbirine benzer olması DEHB’li üstün çocukların tanılamasını daha da zorlaştırmaktadır.”
Kaplansayı’nın çalışmasında DEHB davranışları, üstün potansiyelli birey davranışları ve DEHB’li üstün potansiyelli çocuğun davranışları arasındaki benzerlik ve farklılıklar ise şöyle ifade ediliyor.
(Barkley, 1990; Kargı ve Akman, 2003; Webb ve Latimer, 1993; Wolfle ve French, 1990)
Kaplansayı, tabloya bakıldığında birbirine yakın özellikler bulunmasına karşın, detaylı incelendiğinde bu özelliklerin aslında birbirlerinden farklılaştığının görüldüğünü belirtiyor. Bu nedenle parlak ve yaratıcı çocuklara DEHB tanısı konulmadan önce uygun uzman değerlendirmesi yapılması ve bu süreçte üstün yetenekli çocukların özelliklerinin daha iyi bilinmesi gerekiyor. Uygun tanı konulması için ebeveyn ve öğretmenlerin bununla ilgili bilgilendirilmesi ve mutlaka bir uzman doktordan destek alınması öneriliyor.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktive Bozukluğu (DEHB) belirtileri
Uzmanlık alanı çocuk ve ergen psikopatalojisi olan Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar ise, dikkat eksikliği ve hiperaktivite belirtilerini şöyle özetliyor:
Dikkat eksikliği belirtileri
1. Yönergeleri başından sonuna kadar takip edemezler,
2. Dikkatlerini yaptığı işe ya da oyununa vermekte zorlanırlar,
3. Evde ya da okulda yapacağı işler ve aktiviteler için gereken malzemeleri kaybederler,
4. Siz konuşurken dinlemez gibi görünürler,
5. Detayları gözden kaçırırlar,
6. Düzensiz görünürler,
7. Uzun süre zihinsel çaba gerektiren işleri yapmakta zorlanırlar ve bunlardan kaçınırlar,
8. Unutkandırlar,
9. İlgileri kolayca başka yönlere kayar.
Hiperaktivite Belirtileri
1.Yerinde duramazlar,
2. Oturması gerektiği halde oturamazlar,
3. Sessiz sakin oyun oynamakta güçlük çekerler,
4. Yerli yersiz koşup tırmanırlar,
5. Çok konuşurlar,
6. Çoğu zaman sorulan soru tamamlanmadan cevabını yapıştırırlar.
7. Her zaman bir şeylerle uğraşırlar,
8. Sırasını beklemekte zorlanırlar,
9. Olaylara ya da konuşmalara müdahale edip yarıda keserler.
Koçkar’a göre, ilgili tanıların konulması için bu belirtilerden en az 8 tanesi bulunması ve 7 yaştan önce görülmesi gerekiyor, aynı zamanda belirtiler en az 6 ay süre ile devam etmeli.
İşte DEHB’li çocuk ve üstün yetenekli çocuk arasındaki belirgin 5 fark
Koçkar, DEHB’li olan çocuklar ile üstün yetenekli çocuklar arasındaki birtakım farkları şöyle özetliyor:
1.Üstün yetenekli çocuklar her ortamda sorunlu davranışlar göstermezler. Ancak DEHB olan çocuklar problemli davranışlarını evde, okulda veya kursta her ortamda, Ancak davranışlarının şiddeti değişken olabilir.
2.DEHB olan çocukların aktivite düzeyleri yüksektir, ancak bu aktivite fazlalığı her ortamda söz konusudur. Üstün yetenekli olan çocukların pek çoğu da fazlasıyla aktiftir. Üstün yetenekli çocukların dörtte biri daha az uykuya ihtiyaç duyacak aktiviteleri genellikle bir hedefe yöneliktir – DEHB çocuklarda belirli bir hedef yoktur.
3.Üstün yetenekli çocukların konsantrasyonu gerçek anlamda ilgilendikleri konu üzerinde çok uzun zaman geçirmelerine olanak sağlayacak niteliktedir. Ancak onların ilgi alanları ile ebeveyn ve öğretmenlerin istek ve beklentileri uyuşmayabilir. Hiperaktif çocukların dikkat süresi ise her durumda (TV ve bilgisayar oyunları hariç) oldukça kısadır. Üstün yetenekli çocuklar ise ilgilerini çeken bir konu üzerinde uzun süreler ile rahatlıkla konsantre olabilirler. Ayrıca o görevin hemen bitmesi ve sonunda da belirli (arzu edilen) sonuçların olması gerekmez. DEHB olan çocuğun aktivite düzeyi sürekli ve rastlantısal iken üstün yetenekli çocukların aktivite düzeyi ara sıra ortaya çıkar ve belirli hedeflere yöneliktir.
4.DEHB olan çocuklarda bulunan ancak üstün yetenekli çocuklarda karşılığı bulunmayan bir özellik, DEHB’lilerin performans kalitesi ve bu işlerin aldığı süre açısından gösterdiği tutarsızlıktır. Örneğin ders notları ve evde yapmaları gereken işler gibi… Üstün yetenekli çocuklar her ne kadar işlerin belirli bir kısmını yapmayı reddetseler bile, belirli bir çabayı gösterir, standart bir performans düzeyini tuttururlar. Özellikle de öğretmeni seviyor ve zihinsel olarak zorlandıklarını hissediyorlarsa performansları daha iyi olur. Bazı üstün yetenekli çocuklar yoğun ve kararlı biçimde hedefe odaklanır kendi standartlarına uygun bir performans gösterirler.
5.DEHB bozukluğu gösteren çocuklar, aşırı hareketli, kurallara uymayan ve dikkatleri çok kolay dağılabilen, davranış boyutunda daha yıkıma-saldırganlığa yönelen, tırnak içinde yaramaz olarak algılanabilecek kadar hareketli çocuklarıdır. Ancak üstün yetenekli çocukların hiperaktiviteyi andıran hareketlilikleri, daha enerjik boyutta, uysaldır. Merak duygularını beslemek, keşif etmek için sürekli sağa sola hareket eder halde bulabilirsiniz onu ancak DEHB’li çocuğun aksine bu çocukların dikkat süreleri uzundur ve dikkatlerini çeken bir konu ile ilgilendikleri zamanlarda yine DEHB’li çocuğun aksine usluca bu etkinliği, pür dikkat sürdürebilirler. Aldıkları sorumlulukları, potansiyellerine hitap edecek zorlukta çalışmalar olması şartıyla, sonuna kadar sürdürüp bitirebilirler ve bundan keyif alırlar, DEHB’li çocuğun aksine silah zoruyla ona böyle bir çalışmayı yaptırır durumda olmazsınız.
Yazar: Nihal Yuvacan
Üstün yetenekli çocuklarla ilgili daha fazla bilgi için ‘Üstün potansiyelli çocukları oyuna geri alan kaptanlar: ÜYÇAP‘ başlıklı yazıyı okuyabilirsiniz.