Kayık
Bir kayığın sahnesi, onun denizi olabilir.
Benim sahnemse bu site.
Çünkü hepimizin ‘show must go on’ diyebileceği bir sahneye ihtiyacı var.
Tutunup denizin üzerinde kalmak, dalgalara rağmen batmamak için perdelerini açık tuttuğumuz, ürettiklerimizle ölüme kalp masajı vurduğumuz bir sahne.
Omzumuza pıt pıt elini vurup, devam edebilirsin diyecek bir tür gizli el.
Bizi yutan her dalgaya karşı kaldırma kuvveti aslında; her yazı, her çizi, her müzik, her neyse içinizde, oradan dünyaya yayılan.
Yönünüzü kaybettiğinizde size yön veren yelken aslında; her yazı, her çizi, her resim, her neyse içinizde, sizden dünyaya yayılan parçanız.
Sizden kopanlara, içinizdeki diğer parçalardan gelen en okkalı selam.
Çünkü, biz birer kayığız. Deniz olsa da, olmasa da.