Kavga
Yeni bir yıl gelirken, umutla dileklerinizi oraya buraya bırakırken, gerçekten aklınızda dönüp duranlar neler, merak ediyorum.
Sağ gösterirken sol vurabilen ama ummadık yerden de güldürebilen bir garip yer olan bu dünyada kapladığınız gerçek alanı hiç düşündünüz mü? Yoksa doğruları bilip doğruları görüp yine de yalanlara inanmayı seçen aptallar gibi kendinizi zamana mı koyuverdiniz?
Psikolojide Alice in Wonderland sendromu vardır. Algılama yeteneğinin bozulduğu bu sendromda, kişiler nesneleri olduklarından daha büyük ya da daha küçük görmeye başlar. Bir binayı minyatür gibi görebilir, bir karıncayı dev bir canavar büyüklüğünde görebilirler. Alice sizin içinizde yaşıyor olabilir mi mesela? Neleri devleştirip, neleri olduğundan küçük gördüğünüzü hiç düşündünüz mü? İçinizdeki hangi kör hırsız, kimden çalıp kime veriyor, kimi adaletsizce azaltıp kimi çoğaltıyor?
Bir hayatın kıyısında, hep eksik bırakılan bir fazlalık olarak kalmak, sevginin boşluğu olmak. Hayatta tutunduğunuz sevgi ne kadar gerçek? Siz aslında hangi hayatın gizli boşluğusunuz?
In solis sis tibi turba locis, Latincede ‘Issız yerlerde kendin için bir evren ol’ demekmiş. Florebo cuocumque ferar ise ‘Taşındığım her yerde çiçek açacağım’… Latince böyle güzellemeler yaparken, bizimle konuşan hangi dil, bizi bunların aksine inandırdı?
Bakkala gidiyorum diye evden çıkıp bir daha geri dönmeyen çocuklar gibi hayatınızdan nedensizce, birdenbire çekip giden dostlar, siz hep orada olacakmışsınız gibi hoyratça davranmayı nerede öğrendi?
Bir hastanenin taşında yatmanız bile yasaklanırken, bir diğer hastanede ise yastığınızın cinsini tercih etmeniz için bir form başucunuzda dururken, hoşgörü ve vicdan sizce hangi banknotlarla beraber, ne ara gitti?
Gizli bir yerlerden takip edip bir yerlerde düşmenizi bekleyen akbaba akraba, eş-dost varsa, hala ayakta kalmak, devam edebilmek ve onlara muhtaç olmamak, en yeterli cevap değil mi?
Patrick Özdemiroğlu’nun bir yazısındaki gibi siz de bazen kalbinizin taşıyamadıklarını karaciğerinize yükleyip yükleyip duruyor musunuz?
Sorularınızın cevaplarını dürüstçe verebilmenizi dilerim. Ve içinizde kavga ettiğiniz her şeyle barışabilmenizi.
Şerefinize kaldırırken, söylenecek son bir söz varsa, yani eğer yeni yılsa tüm mesele,
‘Florebo cuocumque ferar’.