Hayatı sadeleştirmek için derle, topla, rahatla
Japon temizlik ve organizasyon uzmanı Marie Kondo’nun 3 milyon adet satan uluslararası bestseller olan kitabı ‘Hayatı Sadeleştirmek İçin Derle, Topla Rahatla’ya göre, belki bir gün kullanırım diyerek sakladığınız, biriken pek çok eşyayı atamamanızın iki temel nedeni var: Geçmişe bağlılık ve gelecekten korku. Gereksiz eşya sayısı artarken, kendimizi fiziksel ve zihinsel anlamda gereksiz şeylere boğulmuş halde buluruz.
Kondo’ya göre, evinizi düzenlediğiniz zaman tüm meseleleriniz ve geçmişinize dair her şey de yoluna girmeye başlar. Kendinizle iletişim kurmuş olursunuz ve sonuç olarak hayatta yapmanız ve yapmamanız gereken şeyleri net bir şekilde görebilirsiniz. Çünkü hayatınızda her şeyi değerlendirmenize fırsat veren sessiz bir alan yaratmak oldukça önemlidir… ‘Hayatı Sadeleştirmek İçin Derle, Topla Rahatla’dan alıntıladığım 15 önemli başlık ise şöyle…
1.Tek seferde detaylı toplayın
Kondo, alışılageldiği gibi her gün azar azar toplamak yerine tek seferde detaylı toparlamayı tavsiye ediyor, çünkü süreç uzadıkça bu işi asla bitiremeyeceğimizi düşünerek bıkıyoruz. Ev toplamayı özel bir etkinlik haline getirin ve her gün yapmayın.
2.Sabah erken kalkarak başlayın
İşe başlamak için en uygun zaman, sabahın erken saatleridir. Taze sabah havası zihninizi açar ve ayırt etme kabiliyetinizi keskin kılar. Rahatlamak için arka fonda bir müziğe ihtiyacınız varsa, tercihiniz mümkünse sözsüz melodiler olsun.
3.Kritik soru: “Bana haz veriyor mu?”
Önce atın! Kritik soru şu: Bu sana haz veriyor mu? Yanıt evetse, elinizdekine sıkıca sarılın, olmasa da olur aslında diyorsanız, atın gitsin. Peki bir şeyi atamadığınız zaman ne yapmalı? İçgüdüsel olarak nesnenin çekici olmadığını bilsek de zihnimiz onu atmamıza engel olmak için bir sürü sebep üretir. Mesela, “Daha sonra buna ihtiyacım olabilir” veya “Bunu atmak israftan başka bir şey değil” gibi. Bu noktada ilk olarak bunu neden edindiğinizi düşünün. Örneğin hiç giymediğiniz bir kıyafet varsa, size neyin yakışmadığını göstererek rolünü tamamlamış demektir. Nasıl hayatınıza giren yanlış insanlar doğru insanların kıymetini gösteriyorsa, hayatımıza giren yanlış eşyalar da böyle 🙂
4.Kategoriye göre sınıflandırın
Kategoriye göre sınıflandırın, bulunduğu yere göre değil. Sorunun temeli, insanların aynı türden nesneleri birden fazla yerde saklamasında yatar. Her yeri ayrı ayrı topladığımızda, aynı işlemi defalarca yaptığımızı farkedemez ve ev toplamanın bu kısır döngüsüne hapsolmuş oluruz. Bunun önüne geçmenin tek bir yolu var; gruplandırarak düzenleme. Mesela bugün için belirlediğiniz odayı baştan sona toplamak yerine, kendinize “bugün kıyafetler, yarın kitaplar” gibi hedefler koyun.
5.Hız veren sıra: Kıyafetler, kitaplar, kağıtlar…
Atmaya, karar vermesi kolay olan eşyalarla başladığınızda süreç sorunsuz yürür. Takip edilecek sıra şöyledir: Kıyafetler, kitaplar, kağıtlar, muhtelif eşyalar ve duygusal bağ kurduğunuz eşyalar. İşe kıyafetlerle başlayın ve onları kendi içinde alt kategorilere ayırın. Üstler, altlar, asılması gerekenler, çoraplar, iç çamaşırları, el çantaları, aksesuarlar, ayakkabılar gibi… Bu sırayı takip ederseniz, toplama sürecinde şaşırtıcı derecede hız kazanırsınız.
6.Atamadığınız giysiyi ev kıyafeti yapmayın!
Yığın halini alan hırkalar veya artık giymediğiniz elbiseleri atmak yerine ev kıyafetini yapma alışkanlığınızdan kurtulun. Defalarca giyilebilen gündelik kıyafet olma özelliği taşıyan tek şey koton tişörtlerdir, diğerleri zaten aslında o kadar rahat değildir. Asıl israf, hoşlanmadığınız kıyafetlerden kurtulmak değil, sürdürmek istediğiniz yaşam tarzına uygun bir alan yaratmak istediğiniz halde bunları giymektir.
7.Gardrobunuza enerji katmanın sırrı
Kıyafetlerinizi sağa doğru artacak şekilde düzenleyin. Yani ağır parçaları dolabın sol, hafif parçaları ise sağ tarafına asın. Paltolar sol tarafta yer alırken bunu sırayla elbiseler, ceketler, etekler ve bluzların takip etmesi gibi… Sağa doğru yükselen çizgiler insana kendini daha rahat hissettirir, tazelik verir. Bu arada bir tüyo da eşyaları yataydan çok dikey yerleştirmek üzerine… Çünkü eşyalar, ya da giysiler yatay olarak üst üste yığıldıkça altta olanları unuturuz ve kullanmayız.
8.’Bir ara’ hiçbir zaman demektir
Öyle ya da böyle kitaplarınızdan sadece birkaçını yeniden okuyacaksınız. Kondo, yarısına kadar okuduğunuz kitapları veya bir ara okurum diyip elinizi sürmediğiniz kitapları tozlanmaya bırakmaktansa, sizi gerçekten etkisi altına bırakan kitaplara odaklanıp diğerlerini isteyen birine vermenizi öneriyor. Bazen de bazı kitaplardan değil, içindeki belli başlı cümlelerden ayrılmak istemezsiniz. O zaman ilham veren cümleleri saklayın, kitapları değil…
9.Kağıtlar dosyaya, bozuklar cüzdana!
Evinizin birçok yerine yayılan kağıt yığınlarına gelelim… Kağıtların hepsini önce tek bir noktada toplayın. Fatura gibi ilgi gerektirenler ve sözleşme, garanti belgesi gibi saklanması gerekenleri ayrı ayrı dosyalarda tutun. Yine çantalarınızın 1 numaralı dostu ‘bozuk paralarınızı’ biriktirmeyin, ‘cüzdanımın içine’ sloganınız olsun.
10.’Öylesine’ kelimesiyle vedalaşın
Peki madeni paralar, saç tokaları, silgiler, yedek düğmeler, kol saati parçaları, bitik piller vs vs…? Bazen atılmayan ama ‘öylesine’ cevabıyla tutulan kutular vardır… Öylesine yaklaşımıyla artık vedalaşın. Eşyaları öylesine değil, sevdiğiniz için saklayın.
11.Gizemli kablolar gizemini hep korur!
Ne işe yaradığı bilinmeyen gizemli kablolar! Gizemli kablolar gizemini her zaman koruyacaktır. Ne işe yaradığından iyice emin olduğunuz kabloları saklayın sadece, gerisinden tamamen kurtulun.
12.Asla gelmeyecek misafirlere özel nevresimler…
Şilte, yorgan, battaniye ve çarşaf setlerinizle düzenli olarak misafir ağırlıyorsanız sorun yok, ancak bu nadir olan bir şeyse bu kadar yedeklemeye gerek bulunmuyor.
13.Çantalarımızda keşke ‘find’ tuşu olsa!
Bilgisayardaki find tuşu gibi keşke çantamızın da bir find tuşu olsa ve aradığımız şeyi oraya söylediğimizde o şey çantamızdan düşüverse… Çantamızın karanlık girdaplarında kaybolmuş, aradığımız şeyi bulmaya çalışırken bu hayali kurmuşluğumuz olmalı! Kullanmadığınız çantaların içini boşaltmayı alışkanlık haline getirmediğiniz sürece bütün çantalarınızın içinde bir şeyler unutur hale geleceksiniz. Çantaları muhafaza etmenin yolu ise başka bir çantadan geçiyor! Bir çantanın içinde en fazla 2 çantayı sapları dışarıda kalacak şekilde iç içe koymak ve bunların aynı türden çantalar olmasına dikkat etmek yeterli.
14.Fotoğraflar çekmecede, anılarım direniyor!
Fotoğraflar ve duygusal anlamı olan eşyalarınızı ne yapacağınıza karar verirken aslında geçmişinizle yüzleşiyorsunuz. Ancak kalbinize dokunanlar haricinde geçmişten kalanlara bakarken, unutmamanız gereken; asıl hazine bu anılara sahip olmak değil, geçen zamanla yaşadığınız dönüşümdür. Geçmiş hatıraların bize öğrettiği şey de budur. Yaşadığımız alan bu nedenle şu andaki benliğimizi yansıtmalı, geçmiş yıllardaki benliğimizi değil. Eski bir erkek arkadaşınızın fotoğrafını unutamadığınız için tutuyor olabilirsiniz, ancak yeni fırsatları görmenin bir yolu da bunları atmaktan geçiyor Kondo’ya göre.
15.Mutfak ve banyoyu temiz tutun
Kondo’ya göre mutfak ve banyolar, temizlenmesi en rahat alanlar olmalı. Bu nedenle baharatları ve yağları ocak kenarından, şampuan ve bilimum temizlik malzemelerini küvet kenarından dolaplara ve raflara kaldırmak gerekiyor.
Yazar: Nihal Yuvacan